“Ülkemiz, 7 Haziran 2015 Pazar günü belki de çok partili siyasi tarihimizin en önemli seçimini gerçekleştirecek.
Öncelikle bu seçimin, ülkemiz için hayırlı ve huzurlu bir geleceğe vesile olmasını temenni ediyorum.
Her seçim öncesinde olduğu gibi, geride bıraktığımız propaganda sürecinde de siyasi partiler arasında zaman zaman ateşli bir rekabete şahit olduk. İddialar, vaatler, eleştiriler, ümit ve kaygı verici söylemler ülke gündemini yoğunlukla işgal etti.
Fakat daha önceki seçimlerden farklı olarak, bu seçim döneminde sandık güvenliğine yönelik endişeler ve şüpheler çok fazla derecede dillendirilir oldu. Maalesef, vatandaşlarımızda seçim sonuçlarına etki edecek derecede sandıklara müdahale edilerek, kullanılan oylar üzerinden manipülasyon yapılacağı kaygıları yaygınlık kazanmış durumdadır. Bu kaygılar gerek medya çevrelerinde ve gerekse siyasi partilerin en üst düzey temsilcileri tarafından dillendirilmektedir.
Bu algının, demokrasimizin sağlığı açısından büyük bir risk oluşturduğu tartışılmaz bir gerçektir. Çünkü vatandaşın hür iradesiyle kullandığı oyların hasır altı edildiği algısı ortaya çıkarsa; demokrasiye olan inanç sarsılacak ve demokrasi dışı yol ve tercihler kabul görür hale gelecektir. Bu da bir süre sonra kaos ve anarşiyi doğuracaktır.
Bilindiği üzere kamu çalışanları bina sorumlusu, sandık başkanı ve sandık görevlisi olarak seçimlerde önemli bir sorumluluk üstlenmektedirler. Dolayısıyla son zamanlarda artmış olan sandık güvenliği kaygılarının birinci derecede muhatapları arasında da bu görevi ifa eden kamu çalışanları gelmektedir. Bu itibarla, seçimlerde görev alan kamu çalışanlarına ülkemizin demokrasisi ve vatandaşlarımızın demokrasiye olan güven ve inancı açısından çok büyük bir görev düşmektedir. Seçimde görev alan kamu çalışanları, milli iradenin tecelli edeceği bu süreci, titizlik ve büyük bir sorumluluk duygusuyla yürütmelidirler. Sandık başında görev yapacak olan memurlarımız, herhangi bir parti ya da siyasi görüş adına değil, devlet adına görev yapacaklarını unutmamalıdırlar. Milli iradenin nişanı olan her bir oy, milletin namusudur. Sandık başında görev alan kamu çalışanları için en öncelikli görev, milletin namusuna sahip çıkmak olmalıdır. Sandık başında devlet adına görev yapacak olan kamu çalışanları, dünya görüşlerini ve siyasi tercihlerini kapının dışında bırakmalı; tek kaygıları demokrasi kültürümüzü ve milletimizin demokrasiye olan güvenini rencide edecek ahlak dışı müdahalelere müsaade etmemek olmalıdır.
Üzülerek görüyoruz ki, son yıllarda neredeyse tüm kurumlarımız yıpratılmış, tartışma konusu yapılmış ve milletimizin kurumlara karşı güveni sarsılmıştır. Böylesi bir ortamda, devlet hizmetini yürüten kamu çalışanlarının, seçim sürecinde milli iradenin tecellisine halel getirdikleri doğrultusunda oluşacak bir kanaat, vatandaşlarımızın kamu çalışanlarına ve devlete toptan güvenini sarsacak ve kamu çalışanlarının itibarına zarar verecektir. Bu sebeple sandıklarda görev alan bütün meslektaşlarımız, milletin namusu olan oy tercihlerini, kendi namusları bilmeli; azami gayret ve sorumluluk duygusuyla seçim sürecinin sıhhatle tamamlanmasına katkı sağlamalıdırlar.
Devlet hizmetlerinin vatandaşlara sunulmasında fedakarca görev yapan kamu çalışanlarının, bugüne kadar üstlendikleri her sorumlulukta olduğu gibi, seçim sürecinde de DEVLET MEMURU vakarı ve sorumluluğuyla görev yapacaklarına inancımı ifade ediyor; 2015 milletvekili seçimlerinin, milletimizin geleceği için hayırlı gelişmelere vesile olmasını temenni ediyorum.”
Kamuoyuna saygılarımla.
Ankara
01.11.2024